aşk

• bazen en çok istediğimiz şeyleri ihanet ederek ve aynı anda da kaybederek kazanırız. elimize ilk geçen fırsatta reddederiz. böylece kazanabileceğimizi düşünürüz ama kendi kendimize de ihanet ettiğimizi görmeyiz. aşk bu kaybın hoş görüldüğü tek zemin. çünkü aşıklar arayıcıdırlar. bulacakları şey, devasa görülür. insan kendisinin bir parçasını başkasında bulacağını bildiği zaman her şeye çamur bulaşır. bu arayış, en başından itibaren güzel olanla sonlanır. çamurla neler yapabileceklerini düşünür olmuşlardır. bir şeyin bir kısmını güzelce çamura bulamak insanın kendisiyle ilgilidir. bu yönden aşk, aslında bir mühendislik ise kurtarıcıdır. eksik olanı tamamlamak değil de, çalışmayanı çalışır hale getirmek için biraz itiştirmektir. böylece minnet oluşmaz. aşk özgür seçimlere kalan bir danstır. bir insan ne kadar değiştirilirse o kadar aşığın olur. sahiplik belirtildiği anda da aşk değildir. reddetmek, şimdi ve şu durumda, korkmak olarak da ifade edilebilirdi pek tabii.
  
  en iyi aşk, mühendisliktir, ticarettir, iş sözleşmesidir, bürokrasidir. dışarıdan ruhu süzülmüş şeylerin içi, aşkın korkulardan kaçışabilirken sessizliğini memnuniyetle korumasından başka bir şey değildir. kimse onu fark etsin istemez. güvenin üzerinde uzanır.
  
  sıradan bir çift. yemeklerini yiyorlar. yüzlerinde memnuniyet ya da sevinç yok. korku ya da huzursuzluk da yok. biri telefonundaki mesajı cevaplıyor. diğeri biraz daha şarap istiyor. bir nefes alırken yüzlerinde kimsenin görmediğinden emin oldukları muzip bir ifade oluşuyor. aşk saklanıyor.
• farsça "eshgh" yani eşk > aşk olmuş. farsçada şehvet demek. cinsel dürtü kısaca.
• insanın onurunu, gururunu kapının ardına koymasıdır.
  git der, gidersiniz. gel der gelirsiniz.
  romantik ilişkiler bakımından bir insanın duygusal olarak daha güçlü olması durumunda diğer kişiye sadece uzantı olma şansı kalır. her türlü duygunuzu düşüncenizi törpülersiniz ve geriye dönüp baktığınızda sizden geriye biçimsiz, şekilsiz bir şey kalır. ufacık bir takdir için girdiğiniz şekillerden, kendiniz gibi davranmadığınız her andan utanırsınız.
  demem o ki, aşkın sağlıklı ve mutluluk veren bir hali varsa eşitlerarası bir ilişkide mümkün. kendinizden daha yukarıda ya da aşağıda konumladığınız bir insanla tecrübe edilebilecek bir şey değil bu son söylediğim.
  iyi bir duygu mudur, kötü bir duygu mudur bilmiyorum ama insanı uçlara sürükleyen bir duygudur.